04-02-2015, Saat: 12:41
Enini Boyuna Uyduracaktı
Nasreddin Hoca'nın memleketi olan Akşehir'e gelen bir İranlı, sürekli palavra atarmış. Bir gün:
- "Bizim Isfahan'da Şahın iki yüz odalı, beş bin arşın boyunda sarayları var." diye söze başlamış, attıkça atmış.
Dinleyenlerden biri de karşılık vermek istemiş.
- "Bizim başkentimiz Bursa'da daha da büyük saraylar var. Hele bir de kaplıca yapıldı ki, görmelisin boyu beş bin arşın..."
Tam o sırada başka bir İranlı içeri girip ;
- "Bursa'dan gelirem..." diye söze başlayınca :
- "Eni de elli arşın" deyivermiş.
- "Nasıl olur" diye karşı çıkmış İranlı, "eni boyuna uymadı."
Konuşmaları dinlemekte olan Nasreddin Hoca :
- "Şu adam Bursa'dan gelmiş olmasaydı, bu adam kaplıcanın enini boyuna bir güzel uyduracaktı" demiş.
Nasreddin Hoca'nın memleketi olan Akşehir'e gelen bir İranlı, sürekli palavra atarmış. Bir gün:
- "Bizim Isfahan'da Şahın iki yüz odalı, beş bin arşın boyunda sarayları var." diye söze başlamış, attıkça atmış.
Dinleyenlerden biri de karşılık vermek istemiş.
- "Bizim başkentimiz Bursa'da daha da büyük saraylar var. Hele bir de kaplıca yapıldı ki, görmelisin boyu beş bin arşın..."
Tam o sırada başka bir İranlı içeri girip ;
- "Bursa'dan gelirem..." diye söze başlayınca :
- "Eni de elli arşın" deyivermiş.
- "Nasıl olur" diye karşı çıkmış İranlı, "eni boyuna uymadı."
Konuşmaları dinlemekte olan Nasreddin Hoca :
- "Şu adam Bursa'dan gelmiş olmasaydı, bu adam kaplıcanın enini boyuna bir güzel uyduracaktı" demiş.