Zahide | Dinin yasak ettiği şeylerden sakınan |
Zambak | Güzel iri çiçekli bir süs bitkisi |
Zarafet | İncelik, güzellik |
Zehra | Beyaz ve parlak yüzlü olan |
Zekiye | Zeka sahibi, kavrayışlı |
Zeliha | Züleyha, su perisi |
Zennan | Kadınlar |
Zennur | Zinnur, nurlu, ışıklı |
Zeren | Anlayışlı, zeki |
Zerrin | Altından yapılmış - altın renginde - bir cins çiçek - fulya |
Zeynep | Değerli taşlar, mücevherler |
Zeyno | Zeynep'in halk dilindeki söylenişi |
Zinnur | Nurlu, ışıklı |
Zişan | Şanlı, ünlü, çok tanınmış |
Ziynet | Süs, süs eşyası |
Zuhal | Satürn |
Zübeyde | Öz, asıl |
Zühal | Dokuz gezegenden altıncısı (satürn) |
Zühre | Çiçek açan / çoban yıldızı (venüs) |
Zülal | Berrak, saf, tatlı, soğuk su |
Züleyha | Hz. Yusuf'un karısının adı |
Zülfiye | Saçları çok güzel olan |
Zümra | Güzel, iyi ahlaklı - zeki, bilgili kadın |
Zümrüt | Yeşil renkli bir değerli taş |
Yağmur | Yeryüzüne düşen yağışın sıvı halinde olanı |
Yakut | Aliminyum oksit, yapısında parlak kırmızı renkli değerli taş |
Yankı | Sesin bir yere çarpıp geri dönmesi ile oluşan ikinci ses, ses yansıması |
Yaprak | Ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları |
Yaren | Dost, arkadaş |
Yasemin | Kokulu çiçekler açan bir tür ağaççık |
Yaşam | Hayat |
Yazgülü | Yaz ve gül tamlaması / yazın açan gül "şimdilerde bir de güz gülleri var" |
Yelda | Uzun ve siyah / yılın en uzun gecesi |
Yeliz | Yel ve iz rüzgar ve izi anlamında |
Yeşim | Yeşil renkli değerli taş |
Yeter | Kafi, tamam, gereksinimi karşılayacaknitelikte olan |
Yıldız | Güneş ve ay dışında gökyüzündeki ışıklı cisimlerden her biri |
Yonca | Birçok türü bulunan bitki |
Yosun | Çiçeksiz bitkilerin, suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü |
Yudum | Bir içimlik sıvı |
Yurdagül | Yurduna güller saçan, güzellik getiren |
Yurdanur | Yurduna nur getiren |
Yüksel | Özellikle manevi anlamda yüce ol |
Vahide | Tek, bir |
Varide | Gelen, erişen - söylenti |
Vasfiye | Nitelikli |
Vedia | Korunması için bırakılan emanet |
Vefika | Uygun, aynı fikirde, yoldaş |
Velide | Yeni doğmuş çocuk |
Verda | Verdane (merdane osm.) / verd (ar.)'Den verda, gül anlamında |
Vesile | Neden, sebep - kavuşma |
Vicdan | İyiyi kötüden ayırmaya yarayan şuur, ahlak |
Vildan | Yeni doğmuş çocuklar |
Vuslat | Kavuşma, yetişme, ulaşma |
Ülfer | Irmak, büyük su |
Ülker | Gökyüzünün kuzey kıyısında bir yıldız takımının adı |
Ülkü | Amaç, ideal |
Ümmiye | Okur yazar olmayan kadın |
Ümran | Mutluluk bolluk bereket / bayındırlık |
Ünsel | Ünü sel gibi aşan |
Ünseli | Ünü sellere benzeyen |
Ünzile | Gönderilmiş |