İclal | Azamet, büyüklük, ağırlama, ikram |
İdil | Kır hayatını anlatan şiir, ya da yazı - içten, saf aşk |
İffet | Temizlik, namuslu olmak |
İkbal | Baht açıklığı, işlerin doğru gitmesi |
İlayda | Su perisi |
İlcan | Ülkenin canı, sevdiği |
İlgin | Yabancı, gurbette yaşayan |
İlhan | Moğol hükümdarı |
İlkay | Ayın ilk hali |
İlkben | Ben ilk'im anlamında |
İlkcan | İlk doğan çocuklara verilen ad |
İlke | Temel düşünce, ana görüş ve inanış |
İlkin | Önce, öncelikle |
İlknur | Ayın ilk hali |
İlksen | Önce sen anlamında |
İlkyaz | Bahar sonu, yaz başlangıcı |
İlsu | Lekenin suyu, bereketi |
İlter | Yurdunu seven, koruyan |
İmge | Zihinde tasarlanan /düş hayal gibi gerçekleşmesi özlenen şey |
İmran | Bayındırlık, mutluluk, bolluk,bereket |
İmren | Görünen bir şeyi ya da bir isteği elde etme isteği |
İnci | İstiridyede oluşan küçük değerli süs tanesi |
İncinur | İnci gibi ışıklı, parlak |
İpek | İpek böceği kozası çözülerek çıkarılan ince parlak tel |
İrem | Cennet / şam ya da yemende bulunduğu ileri sürülen eski ünlü bahçe |
İsmihan | Hükümdar ismi |
İyem | Güzellik |
İzel | İz + el /el izi anlamında |
İzgi | İyi, güzel, adaletli |